Doğruluktan kasıt, söz söylemede, söz vermede, yaşantıda, iş hayatında, aile hayatında vs. doğru olmak, yalancılıktan uzak durmaktır. Doğruluk, kişiyi iyiliğe sevk eder, yalancılık ise kötülüğe sevk eder. Doğruluk ne kadar önemli ise, doğru insanlarla beraber olmakta o kadar önemlidir. Birlikte yaşamak zorundayız. Bu birlikteliklerin en güzel şekilde devam edebilmesinin yolu ise doğruluktur. Doğruluk yalancılığın zıddıdır.
İş hayatında da doğruluktan ayrılmamalıyız. Bizlere verilmiş olan görev, bütün milletimizin bir emanetidir. Devlet müesseselerinde ve ya özel sektörde iş imkânı bulmuş isek bu bize verilen bir emanettir. Doğruluk ilkesi çerçevesinde çalışmamak ise emanete hıyanetliktir.
Ticari hayatta doğruluk; ticari canlılığın devam etmesinin en önemli sebebidir. Yalan üzerine bina edilmiş ticari hayatta, ne esnaf ne de müşteri kazanır. Müşteriyi aldatan esnaf, aslında kendisini aldatmıştır. Aldata aldata en sonunda müşterisi kalmayan esnaf elbette iflas edecektir. Esnafı aldatan müşteri ise, kendini aldatmış olur. Sattığı malın, yaptığı işin karşılığını alamayan esnaflar mağdur olmakta ve bu şekilde kapanmak zorunda kalmaktadır. Buda küçük esnafın yok olmasına sebep olmaktadır.
Ailede bireylerin birbirini aldatması, yuvaların dağılmasına sebep olur. Anne – babalar çocuklarına doğruluk konusunda örnek olmalıdır. Evde olduğu halde çocuğuna gelen telefona “annem- babam evde yok” dedirtmek dürüst bir davranış değildir. Yalan bir gün ortaya çıkar. Karşımızdakinin yüzüne bakacak ne gözümüz, ne de yüzümüz olur. “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.” Kendi aleyhimize de olsa asla doğruluktan ayrılmamalıyız. Yalan ile iman bir arada bulunmaz. Kendimize yapılmasını istemediğimiz bir davranışı başkasına karşı yapmamalıyız. Bu konu ile ilgili;
a)Ayetler:
“İşte bu Kitap, Allah'ın doğruluk rehberidir, onunla istediğini doğru yola eriştirir.” (Zümer; 23)
“"Rabbimiz Allah'tır" deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir” (Ahkaf;13)
“Rabbinin sözü, doğruluk ve adaletle tamamlandı O'nun sözlerini değiştirebilecek yoktur.” (Enam;115)
“Ey iman edenler! Allah'dan korkun ve doğrularla beraber olun.” (Tövbe;119)
“Sonra gelecekler arasında beni doğrulukla anılanlardan kıl.” (Şu’arâ; 84)
“Demek bizim beyinsiz olanımız, Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş.” (Cin; 4)
“Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve doğru söz söyleyin.” (Ahzab;70)
“Ey inananlar! Allah’a karşı saygılı olun ve özü-sözü doğru olanlarla beraber bulunun.” (Tövbe;119)
“İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!” (Bakara; 177)
“O halde seninle beraber tövbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Aşırı da gitmeyin. Çünkü O, sizin yaptıklarınızı çok iyi görendir.” (Hud;112)
“Şüphesiz, Rabbimiz Allah'tır deyip, sonra dosdoğru yolda yürüyenlerin üzerine melekler iner. Onlara: Korkmayın, üzülmeyin, size vâdolunan cennetle sevinin! derler.” (Fussilet; 30)
“Allah şöyle buyuracaktır: Bu, doğrulara, doğruluklarının fayda vereceği gündür. Onlara, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte büyük kurtuluş ve kazanç budur.” (Maide;119)
“Allah'a ve peygamberlerine iman edenler, (evet) işte onlar, Rableri yanında sözü özü doğru olanlar ve şehitlik mertebesine erenlerdir. Onların mükâfatları ve nûrları vardır. İnkâr edip de ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennemin adamlarıdır.” (Hadid;19)
b)Hadis:
“Şüphesiz ki sözde ve işte doğruluk hayra ve üstün iyiliğe yöneltir. İyilik de cennete iletir. Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (doğrucu) diye kaydedilir. Yalancılık, yoldan çıkmaya (fücûr) sürükler. Fücûr da cehenneme götürür. Kişi yalancılığı meslek edinince Allah katında çok yalancı (kezzâb) diye yazılır.”
“Kim yalan konuşmayı ve yalan-dolanla iş yapmayı terk etmezse, Allah o kimsenin yemesini, içmesini bırakmasına kıymet vermez.”
“Şüpheliyi bırak, şüphe vermeyene bak. Zira gönül, (sözde ve işte) doğrudan huzur, yalandan kuşku duyar”
c)Özlü sözler:
“Eğri olanın gölgesi de eğridir” Hz. Ali (r.a)
“Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen.” ( Yunus Emre )
“Doğru olan şeyi görmek, fakat bunu yapmamak cesaretsizliktir” (Konfüçyüs)
“Güzel düşün, iyi hisset, yanılma, aldanma, ne varsa doğrudadır, doğruluk şaşar sanma.” (Tevfik Fikret )
“Hiçbir miras, doğruluk kadar zengin değildir.” (Shakspeare )
“Önce doğruyu bilmek gerekir; doğru bilinirse yanlış da bilinir, ama önce yanlış bilinirse doğruya ulaşılamaz.” ( Farabi)
Ey Rabbimiz! “Bize doğru yolu göster.” (Fatiha; 6) âmin.