Kanunlar revize edilmelidir. Fakat zamana ve siyasi popülizme sabitleşmeden bu yenilenmenin gerçekleşmesi sağlanmalıdır. Yapısal reformlar yapmak, yıllarca nasırlaşan kast yapılarda çok zordur. Durağanlığa ve değişime kapalı olan bu yapılar, değişimi arzu edenleri sürekli dışlayarak veya pasifize ederek kendi durumlarını korumayı görev bilmiştir.
Yama yapa yapa gelinen günümüzdeki kanunlarla düzenlemelerin ne modernliği kalmıştır ne de çalışma hayatına yenileşme ve değişim getirmiştir.
657 DMK’da değişim yapılmak istenirken, 4857 sayılı yasada da düzenlemeler yapılması elzem üstü elzemdir.
Sendikalar, iş güvencesi kırmızı çizgimiz derken, “emeğin üzerinden yapılan kazanımlar ile edinimleri asla kabul etmiyoruz’” u güçlü sesle deklare etmelidirler.
Burada bazıları bilinen, bazıları ise genelde ifade edilmeyen; fakat çalışana verilmesi gereken kazanımları da yazmakta fayda var:
*Kadın çalışanlarımız için hem hükümet hem de sendikalar günü ikiye bölen çalışma şeklini mutlaka uygulamaya koymalıdır.
*Kamuda beden işi harici yapılan tüm çalışmalar kamu çalışanı şekline dönüştürülmelidir.
*5 yaş altı çocuğu olan memur-işçi kadın çalışanlar için 6 saat çalışma esası getirilebilir.
*Özellikle Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere mutlaka kreş hizmeti ivedi uygulanmalıdır. Bu konuda Sağlık-sen genel başkanı sayın Metin Memiş’in sıkıntıyı iyi bildiğini düşünüyorum.
*İşçi kadrosu ile çalışana, nakil veya tayin hakkı verilmesi işçiler için olduğu kadar işçi sendikaları için reform olacaktır.
*Nitelik, vasıf, eğitim ve liyakatte kendini yenilemiş işçi’ ye memur da olduğu gibi görevde yükselme ile statü değişikliği fırsatlarının verilmesi etik ve erdemli olacaktır.
*Çalışanlara 3 yılda 1 tam maaş teşvik primi verilmesi, motivasyon ve aidiyet için farkındalık oluşturacaktır.
*10 yılı dolduran işçi-memura istediği arabayı alabilmesi için peşinat desteği ile kredi desteği sağlayacak uygulamalar yapılabilir.
*Yeraltı çalışanların asgari ücretle çalıştırılması yasaklanmalıdır.
Ülke halkı ile çalışma hayatı ne gerektiriyor, modern evrensel değerleri oturmuş devletler ne yapıyor onlara bakıp, bize uygularken de Hz.Peygamber çalışanlara ve insana nasıl duruş sergilemiş ise o süzgeçten geçirip kanunlar revize edilmelidir. Yoksa biz bilerek bilmeyerek ya da isteyerek kapitalizme hizmet ederiz. Vicdan, evrensel değerler ile kul hakkı3'lü saç ayağı ölçü alınmalıdır diye sesli düşünüyorum.
Musa Kocakiren
Üniversiteli İşçiler
İstanbul