Bana kalırsa insan sevdiklerinin ve hayallerinin peşini bırakmamalı. Küçük sorunlar da işin tuzun biberi olmalı. Yaşam zaten böyle bir şey değil mi? Bir günün ertesini tutmaması gereken, ama bir gün öncesini de çoğu zaman aradığımız.
Çoğu zaman ne için ya da kim için yaptığını sorgulamaz insan. İnadına olur bazen, bazen de tadına vararak. İşte böyle zamanların çoğunlukla içinden geçtiğimiz döneme rastlar Bartın Bisiklet festivallerinin beşincisi. Yapmasanız kimse sormaz, yapsanız sizden mutlusu olmaz.
30 Ağustos-2 Eylül tarihleri arasında ülkenin dört yanından dostları ağırladık Bartın’da. Her geçen yıl bisiklet festivalinin de katılımcı çıtasının yükseldiğini görüyorum. Belki de bu öncesi yapmış olduğumuz bilgilendirmelerin bir sonucu olsa gerek.
“Bir bisiklet alın. Kesinlikle pişman olmazsınız, şayet yaşarsanız" demiş ünlü yazar Mark Twain.
Bir bisiklet almak yetmez. Bisikletli gezgin olmak da var. Ülkemizin deniz kıyısından Ağrı Dağı’nın zirvesine kadar değişen coğrafyasında bisikleti tartışmak çoğu kişinin aklına bile gelmez. Bisiklet yaşamdır dedikleri zaman coğrafya gelir aklıma. Tıpkı “Sulak Bir Gezegenden Öyküler” kitabının yazar Sargun Ali Tont gibi. Hakkında şöyle derler;
“3 yaşında bisiklete binmeye başladı. Sadece Deniz Kuvvetleri’nin Seyir ve Hidrografi Dairesi’nde askerliğini yaparken zorunlu olarak ara verdi. 60 küsur senedir bisikleti (sevgilisi) ve Sargun Tont birbirlerinden hiç ayrılmadılar. 1991 yılında Amerika’yı kuzeyden güneye (Seattle’dan San Dieoga’ya kadar) 27 günde kat etti. Amerika’daki birçok bisiklet yarışına katıldı (Amatör olarak) fakat bisiklete binmek onun için her zaman madalya kazanmaktan daha öte bir anlam taşıdı. Bunların haricinde Amerika ve Kanada’da birçok turları vardır. Türkiye’de gerçekleştirdiği tur örnekleri: Mersin-Antalya, Bandırma-İzmir ve Zonguldak-Sinop.”
Bugünkü konumuz Zonguldak’tan Sinop’a kadar olan kısım. Beşinci Bartın bisiklet festivalinde Sargun A.Tont’un da kitabında değindiği Bartın’ın 59 kmlik kıyı şeridinin meşhur rampalarını pedalladık. Bu rampalar öyle böyle değil, birçok kitaba da konu olmuş rampalardır. Tüketmek için uğraşırsan yorulursun. Ah o Amasra’nın rampaları, ah o İnkumu’nun çıkışları… Tadına varmak istersen “sen ta ney” dedirtir.
175 kilometrelik serüveni 170’in üstünde katılımcı kaydı ile dört güne sığdırdık geçen hafta. Bartın Belediyesi ve Accell Bisiklet AŞ. Olmasaydı belki de bu denli zevkli olmazdı. Biz Bartın’daki Pedaldaşlar da gönlümüzü koyunca güzel oldu. Destek olan herkese teşekkür ediyoruz.
Bundan yıllar önce bir avuç gönüllü öğretmen tarafından kurulmuş Pedaldaşlar, gönüllü çalışmaları ile Bartın’a iz bırakmaya devam ediyor, edecek.
Dostlar var oldukça. Var olun… Biz festivallerle dünyayı Bartın’a taşırız. Siz ta ney… ?
Sevgi ve saygılarımla.
Not: “sen ta ney” Bartın’da yerelde kullanılan, gündelik konuşma sırasında “ daha ne ki, o daha ne ki “ anlamında kullanılan bir yerel ağızdır. Her Bartınlı bilir ve kullanırken bile tadını çıkarır.