Seçme hakkı,
Demokrasi ile yönetilen ülkelerde ülkeyi yönetecek kadrolar halk iradesi çoğunluğu ile belirlenir. Biz buna seçim diyoruz. Hal ta karşısına çıkan siyasi temsilcileri (Siyasi Partileri) demokratik olarak yapılan seçimlerle özgür bir şekilde tercih etme hakkına sahiptir.
Belirli aralıklarla tekrar edilen seçimlerle halk seçtiği yönetenlerden memnun ise yönetmeye devam etmesi için aynı temsilcileri, değilse başka temsilciler arasında seçme tercihinde bulunur. Gerekli oy çoğunluk sağlayan bir sonraki seçime kadar yönetme hakkı kazanır. Buna da halk iradesi diyoruz.
Halkın iradesinin belirlendiği seçim sistemi ülkeden ülkeye değişebilmektedir. Uygulanmakta olan seçim sistemine göre çoğunluk elde edilmiş ise çoğunluğu elde eden siyasi irade ülkeyi tek başına yönetir. Çoğunluk elde edilememişse öncelik ülke çıkarları ve halkın refahı olmak üzere partiler koalisyon, ittifak gibi birliktelikler oluşturarak çıkarları doğrultusunda ortak hareket ederek ülkeyi yönetebilirler.
Devleti yöneten mevcut kadrolar devlet ve vatandaşlarının iktisadi ve sosyal esenliklerinin yükseltilmesi ve korunmasında başarısız oluyorsa, seçim zamanı geldiğinde başka bir siyasi irade, koalisyon yada ittifak tercih edilerek yönetenler değiştirilebilir.
Buraya kadar anlattıklarım gerçek demokrasi ve bilinçli seçmene sahip ülkelerde akşam yatıp sabah kalkmak kadar normal gelişmeler.
Bilinçli seçmen, kendi siyasal pozisyonuna yakın olmasa dahi oy vermeye giderken bir dönem öncesine göre ülke ne kadar kalkınma göstermiş, milli gelir düzeyindeki artış yada kayıp, iktisadi, sosyal ve politik yapıdaki değişim ne olmuş sorgulayıp ülkeye ve kendisine yarayacağına inandığı sonuç yönünde oyunu kullanır.
Bizde durum başka oluyor. Seçmenin çoğunluğu. kendi siyasi pozisyonu yada çıkarları, bir miktar ekonomik yardım yada bir gıda kolisi karşılığında oyunu verebiliyor. Ülke yönetimine talip olan siyasi partiler de ülke ve halkın menfaatinden çok kendi menfaatlerini düşünerek hareket edebiliyor, hatta bunun için ittifak oluşturabiliyor. Böylece iktidar ülkedeki kötü gidişata, halkın tüm şikayetlerine rağmen tekrar tekrar iktidar olabiliyor! Buna karşılık, muhalif kanadı oluşturanlar beceriksizce davranıp güç birleşimi, ittifak, koalisyon yada her hangi bir adla birlik olup başarılı olma becerisini gösteremiyor. Bu durumda lkenin esenliği ve halkın kurtuluşu için tek yol seçmeni bilinçlendirmek, bilinçli seçmenlerin de aralarında kendi ittifak kitlesini oluşturup, uygun gördükleri kitleye oy vermek olmalıdır.
Sorumsuz ve bilinçsizce yapılan tercihten sonra, yönetenleri başka bir halk seçmiş gibi eleştirip yakınmaktan, beş yıl boyunca kıvranıp sızlanmaktan bir şey çıkmadığını. Bu eleştiri ve yakınmaları duyan da, gören de olmadığını öğrenme zamanı çoktan geldi de geçti.
Seçme ve seçilme hakkı, bireylere verilen Anayasal bir hak, toplumsal bir sorumluluktur. Seçimlere bir büçük aydan fazla bir süre var. Dört yıl boyunca da başka seçim olmayacak. Ülkede olan bitenleri ölçüp tartalım. Lütfen sandığa bilinçlenerek gidelim. Bir oydan ne çıkar demden demokrasi ve ülke refahı için oylarımızı kullanalım.