Bu şiirimi 2016 da yazmıştım ve bugün bakıyorum da, bu vahim olaylar daha da artmış.

Demek ki sadece sosyal medya da kınamakla, paylaşmakla, reklamdan ileri gidememiş ve artmasına sebep olmuşuz..

Psikoloji de böyledir en çok ne gündemde tutulursa onun artmasına etki edilir.

Şimdi diyeceksiniz ki;

Üstünü mü kapatalım, tabiki hayır!

Herkes Yaşadığı şehirden başlayarak, önce hiç tanımadığı komşularını, tanımaya çalışılmalı.

Mahalle muhtarlarıyla diyolağa girip, etrafında kimler yaşıyor öğrenerek, ailelere, çocuklarını koruma eğitimleri verilmesi sağlanmalı.

Çocuklar koruma altına alınıp, fotoğraf ve videolarının yayınlanması yasaklanmalı.

Yani çocuklar sadece tacizden değil, her türlü kötülükten korunmalı.

Bazı ülkelerde olduğu gibi, iyi bakılmayan çocuklar da devlet korumasına alınmalı.

Yani dokunulmazlık vekillere değil yanlızca çocuklara verilmeli.

Yani geleceğimiz, soyumuz, çocuklarımız korunma altına alınmalı.

Bu kadar açık ve net! 

Sosyal medyadan kınamakla bu olayların sonu gelmeyeceği apaçık orta da, herkes bu konu da duyarlı olup gerçek hayatta ki; yani etrafındaki çocukları korumalı. 

Saygılarımla.

"BİZ DE ÇOCUK OLALIM BUGÜN!
Çocuklar gibi düşünelim
Masumca gülelim kirletilmeden
Çocuklar gibi hissedelim
Sadece düştüğümüzde ağlayalım..
Biz de çocuk olalım bugün
Ev de yanlız bırakılmayalım
Anne babamız olsun yanımızda
Yetim ya da öksüz kalmayalalım
Büyükleri kabus gibi değil
Bizi koruyucu olarak görelim
Güvenle evimizin önüne çıkıp
Bahçemizde güvenle dolaşalım..
 
Biz de çocuk olalım bugün
Çamur olsun üstümüz başımız
Annemiz ona kızsın sadece
Yüreği evlat acısıyla yanmasın..
Bayram sevinçlerimiz olsun
Şeker toplarken kaybolmayalım.
Elimizden alınmasın umutlarımız
Acımasızca yıkılmasın hayallerimiz.
Biz de çocuk olalım bugün
Korkusuzca gidebilelim parklara
Dokunulmazlık en çok bize yakışsın
Yeter ki, kimse bize dokunmasın..
Bahriye Gürpınar Geredeli
23.10.2016
10:15"