MERHABA,

Ümmeti müsluman, Atatürkçüler, Türkçüler , Turancılar,  Ulusumun nadide insanları, Kemalistler , Liberaller, sosyalistler, Milliyetçiler , Cemaati Müslim, ataistler diğer dinlere mensup yurttaşlarımız, ve aklıma gelmeyen ülkemin 77 rengi...

Amacım Sizi bölmek kategorize etmek değil aksine aynı paragrafta görmek için böyle bir giriş seçtim. Şimdiden tahmin ediyorum ; ben onunla bununla aynı paragrafta yer almak istemiyorum , diyenler çıkacaktır. Ama hepimiz birleşirsek biz oluruz, biz olursak güçlü diri oluruz.. Uzlaşmaz çelişkileri olanlara da saygı duyarım.
Neyse asıl endişem bu metin boyunca objektif bir bakış açısı içinde kalabilmek, meseleye objektif bakabilmek siyasi görüş dünya görüşü etkisinden uzak durabilmek.

Bir empati talebi ile başlayacağım. 

Şöyle ki,

Uzun yıllar dirsek çürüttünüz. siyasal Bilimler fakültesini ( eski adı Mülkiye) bitirdiniz. En iyi kamu yöneticileri de burdan çıkar. Kalkınmacı bir bakış açıları vardır.  Yurt dışında Leadership in Public Sectör  yani kamuda liderlik önderlik eğitimi aldınız. Yani zor anlarda Krizlerde  halka önderlik yapmaya, tutup elinden bataklıktan kurtarmaya hazırsınız. En azından kağıt üzerinde, diplomanız var sertifikalarınız, transkripleriniz var.

Uzatmayalım, sonuçta bir sürü kamu görevinden sonra bir ile Vali oluyorsunuz. Bu , sınırları belirli bir alanın , bir bölgenin bekasını kalkınmasını sosyal barışını, sağlık Ve eğitim gibi bir sürü hizmetin altına elini değil gövdeni koymaktır. Moral ister , motivasyon ister , sağlıklı olmayı sağlıklı düşünmeyi gerektirir. İşler iyi kötü giderken sosyal medyayı açıyorsunuz bir sabah;  bir hastag açılmış: Haddini bil.. ne düşünürsünüz?

Peki isnat edilen eksiklik, başarısızlık hatta suç ne?
PCR testini zorla yapmak.. seyahat özgürlüğünü engellemek.. zorla vücüdüna dokunmak vücüt bütünlüğünü ... 

Sizin vücüdunuza dokunuldu ise sizin ve toplumun sağlık durumunu tesbit hatta teşhis etmek üzerine dokunuldu..bir meczup sizi yukarı çarşıda dürtüp rahatsızlık vermedi ki...

Size zorla aşıda yapılmadı. Kaldı ki bu sizi ve Valiye emanet edilen alanın bölgenin hastalıktan korunması için yapılan bir taramadır, virüse karşı bir bariyerdir.

Hastalık tespit edilen vatandaşı imha etmiyor tedaviye alıyorlar..

Ancak yaşamak için ilaç almamak, ilaç almamak için pozitif çıkmamak, pozitif çıkmamak için test olmamak gerektiğine inanalar var. Bu da Valinin suçu değil.

Size dokunan el de sapık eli değil devletin eli..

Uygulama bir kaç saat sürdü Ve il sağlık kurulunun önerisi ile yapıldı.

Gelelim şimdi Haddini bil.. diyenlere empati yapmaya..

İnsanların güvenleri sarsılmış, devlete de inançları kaybolmuş daha evvel yapılan hatalar nedeniyle...
Kendilerine chip takılacağına inananlar var.
Tedavi amaçlı verilen ilaçların asıl yaşam kaybına yol açtığına inanalar var.

Kısaca komplo teorileri üretmelerine engel olmamışız.
Tepkideki kök sebep bu malesef..

Ayrıca göreceli olarak küçük illerindeki kamu yöneticilerinin bir talihsizliği vardır.

Bazı uygulamalar bu illerde ilk kez yapılıyorsa, insanlar buna tepkimiz ölçülüyor, istemediğimiz bir şey için deneme alanı seçildik...karşı çıkmaz isek ülke bazında yaygınlaştırılacak diye önyargı ile yaklaşırlar...

İlimizdeki bence son uygulamaya da böyle bakıldı...

Diyeceksiniz ki , senin hiç mi endişen Yok..
Var tabi..

Sen gelişmelerden yapılan yapılmayandan memnun musun?

Elbette değilim.

Ama kriz yönetme eğitimini onlar aldı.
Ölçülebilir başarıları da var local olsa da.
Birakalım işlerini yapsınlar.

Unutmadan; #haddinibilsoyalmedya hastağını açan arkadaşlar..

Sosyal medya bu ülkede muhalefet görevini yapmaktadır, bunu yapan bir siyasi parti olmadığı için..

Ayrıca sosyal medya olmasa sen nasıl canlı yayın yapacaksın.

Ayrıca devletin Valisini devlet korur merak etmeyin.

Ayrıca hekimden sorma çekenden sor derler; Vali bey elinden kurtuldu virüsün en iyi o bilir ne olduğunu..

Vali beyin insanını yurttaşını sorumluluk bölgesinde yaptığı alan savunmasını, Koruma reflekslerini ajandanıza göre , siyasi saiklerle yanlış değerlendirmeyin.

Objektif kalabildiysek ne mutlu..

Ne mutlu Türküm diyene.