Her geçen gün değerlerimizi kaybetmeye devam ediyoruz.
Şu zamanlar da küçüğümüzün büyüğüne hiç saygısı kalmazken, büyüğünde küçüğüne sevgisi ve merhameti kalmadı.
Sevgi içten gelen bir duygudur, öğretilmez. Saygı ise bir davranış biçimidir, eğitimsiz olmaz. Ve bu eğitim ailede başlar. Sevgi ve saygı dolu bir ailede yetişen insanlar davranışlarından, hal ve hareketlerinden bunu belli ederler. Eğer aile temelinde sevgi ve saygı kalmamış iseçocuk da maalesef büyüklerine karşı saygıyı, nasıl davranılması gerektiğini bilmez. Sevgisi olmayan insanları kimse sevmez. İçinde sevgisi olan insanlar sıcakkanlı merhametli ve hoşgörü sahibidir. Sevgi olan yerde saygıda başlar insan da bu iki özellik birbirini tamamlar ve iyi bir birey olmasını sağlar. Birçok kişi onları sever sayar ve bilinçli insanlar olarak gösterilir takdir edilirler. İçinde sevgi olmayan insanlar aile hayatında veya iş hayatında asla başarılı olamazlar yalnız doğarlar ve yalnız ölürler. Peygamber efendimiz, ‘’Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir’’ buyurmuşlardır.
Peki.
Toplumu her geçen gün böyle bir felakete çeken nedir acaba neyi eksik yapıyoruz? Çocuklarımıza hangi eğitimi eksik veriyoruz? Pek tabi bizi örnek alıyor olmasınlar? Bizler aile yaşantımızda birbirimize gereken saygıyı gösteriyor muyuz? İlk önce kendimizi sonra çevreyi sorgulamalıyız gelecek nesle güzel örnek olmalıyız sevgi ve saygı kavramlarını bir fidanı aşılar gibi çocuklarımıza öğütlemeliyiz. Değerlerimizi korumalı ve en güzel şekilde örnek olmalıyız.
Sevgi; hayatta var olan, korumaya değer en güzel duygudur.
Seven kalp taşlanmaz, seven insan sevilir sayan insan sayılır.
Etrafımıza bir göz atalım, değer verdiğimiz insanların ve hatta bizim neye ihtiyacımız var?
Tabi ki sevgi ve dostluğa
Dostluk, sevgiyle kurulan bir şeydir En sağlam temeller, sevgiyle atılan temellerdir.
“Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi ve ana-babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara “öf!” bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle.” (İsraf, 17/23)
İslam dini büyüklerimize saygı göstermemizi ve onlara her konuda öncelik vermemizi emreder. Saygı göstermemiz gerekenlerin başında önce anne ve babamız gelmektedir. Biz insanoğlu bir şeyin değerini hep kaybettiğimizde anlarız. Ayeti kerimeden de anlaşılacağı gibi anne ve babamızın yanımızda yaşlanmaları halinde her zamankinden daha fazla dikkat etmemiz emredilmiştir. Onlara tatlı ve güzel söz söylememiz gerekir. Milletimizin örf ve âdetinde büyüklere saygı, küçüklere merhamet vardır.
Her ne kadar bazı insanların bunlardan haberi olmasa da sadece maddi hayata değer vererek, manevi duygularını hiçe saysalar da sadece doğru yol, her zaman içinde doğruluk hak ve sevgi bulunduran yoldur.Ruhumuzun beslenmesi için bu duygulara ihtiyacımız vardır. Bunları hiçe sayan insanın kalbi bir taş parçasından farksızdır.
Verilecek en güzel öğüt ilk önce kendimizi sonra her kimseyi din, dil, ırk büyük, küçük ayırt etmeden
sevelim, sevgi ve saygı duyalım.
Sevgi her yerde sevgidir, her yerde güzeldir.
hoşcakalın