Söylemeden geçemeyeceğim...

ÇİÇEĞİ BURNUNDA...

Ana muhalefet partisi ülke genelinde ilçe ve il kongreleri sürecini başlattı .29 Aralık'ta da ilimizin merkez ilçe kongresi yapılacak. Biri kadın 2 aday şu ana kadar adaylıklarını açıkladılar. Dün akşamda yerel televizyonda Kadın adayı ilk defa dinleme ve kanaat edinme  şansımız oldu....

Takip edenler bilir, genelde klavye başına övmeye değil gömmeye niyetli olarak otururum. Ama bu kez bunu yapmak mümkün değil, zira ön yargıma rağmen aday hanımefendinin etkileyici öz geçmişi bunu yapmanızı önlüyor. Bu nedenle en baştan aday için " Demir leblebi" diyebiliriz. Kolay yutulacak lokma değil.

Kolay lokma olmadığını izledikten sonra partideki eskimiş yüzler, hız tümsekleri, küçük olsun benim olsun  diyenlerde anlamış Ve dün akşamki yayından sonra  sağında solunda çaresiz konuşlanmaya başlamışlardır bile... 

Ayrıca dün akşam kongre programın bitişiyle beraber bitti..zira diğer adayın adet yerine gelsin, yarışma şartları gerçekleşmiş olsun diye çıkartıldığını düşünmeye başladım. Zira kendisi görev süresince hiç bir olumlu gelişmeye imza atmamış, gel derler gelirim git derler giderim görüntüsündeydi.

Adaya gelince dersine çok iyi çalışmış, proje üstadı, kasaba tipi politikacı profilinin çok üstünde, iletişimci olmanın bütün avantajlarını kullanan, hedef kitleye etkili doğrudan mesaj verebilen birisi.. iddia ediyorum, ülkeyi bir dönem yönetebilen Çıller'den bile daha güçlü ışığı Ve kültürü olan birisi. Dört yapraklı yonca gibi parti için şans...insanın keşke 3 tane daha olsa diyesi geliyor.

Çiller demişken, program sonunda moderatöre elini uzatması, Çiller'in magic touch hareketini hatırlattı.

Bu arada program sunucusu da yerelde alışık olmadığımız şekilde programa ön hazırlığı iyi yapmış olarak çıktı. Akıcı Ve akılcı sorular sordu, konuk ile doğru  mesafeyi  korudu. İyi şeyler zaten doğru insanlarla ortaya çıkar. Akıllarda kalacak bir yayın idi.

Gelelim adaya aday şimdiden asıl hedefinin çok daha yukarıda olduğu mesajını verdi. Bu nedenle sadece rakip partilerin siyasi kahramanlarının değil, kendi partisindeki siyaset ve makam sahibi erbaplarına da gözdağı verdi. Çelmeyi de güçlü ihtimal onlardan yer..

Bu endişe ile yüzleşmemesini  dilerim. Her partide olduğu gibi günü gelince çorba içmeyi bekleyen müteahhitlere/ mütegallibe uzantılarına prim vermez dediğini gibi halkçı tutum izlerse, kara bulutları dağıtır, umut tazelerse yolu açık...yoksa klavye başına tekrar oturmamız gerekecek.