İnna lillahi ve inne ileyhi raciun

Cemaati İslami Hareketinin Genel Sekreteri Abdülkadir Molla Bangladeş’in kukla hükümeti tarafından idam edilmiştir. Bu idam Allah’a, Peygamberine ve ahiret gününe inanan her Müslüman’ın nezdinde bir şehadettir. Biz, Allah’a, Peygamberine ve Ahiret gününe inanan Müslümanlar olarak öncelikle Abdülkadir Molla’Nın şehadetini tebrik ediyoruz. Yine biz inanıyoruz ki Efendimiz (sas), Şehit Abdülkadir Molla’nın alnından öpecektir. O’na ne mutlu ki, Şehit Abdülkadir Molla, şehit Yasir ailesi ile, Bedir’in ve Uhud’un şehitleriyle birlikte olacaktır.

Bangladeş’in Müslüman halkı elbette bizim kardeşimizdir. Ancak Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı Bangladeş’te Müslümanlara karşı terör estiren ve insan müsveddelerinden oluşan kukla bir hükümet işbaşındadır. Allah’ın laneti bu hükümetin mensuplarının üzerine olsun. Allahın laneti bu kararı alan sözde yargı mensubu kasapların üzerine olsun. Allahın laneti bu infazı gerçekleştiren insanlıktan nasibini almamış cellâtların üzerine olsun. Allahın laneti bu elçilik binasında oturup bizim bu tepkimizi Bangladeş’e iletmeyen korkaların üzerine olsun. Allah’ın laneti bu idam karşısında sessiz kalanların üzerine olsun. Allah’ın laneti bu hükümetin arkasında güçlere olsun. Allah’ın laneti Bangaldeş’i karıştıran Hindistan’ın üzerine olsun. Allah’ın laneti yeryüzündeki tüm zulümlerin arkasında yer alan ABD’nin, AB’nin ve İsrail’in üzerine olsun.
Bizler Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak bu idamı, mahkeme sürecini ve diğer tutuklamaları şiddetle protesto ediyoruz. Bayan Şaron’u ve Hükümetini en ağır biçimde lanetliyoruz. Cemaat-i İslami’nin öncü kadrosu ve mensupları serbest bırakılmadığı müddetçe Bangladeş Hükümetini İkinci İsrail olarak nitelendirmeye devam edeceğiz. Bu Hükümetin bu şartlarda ülkeyi seçimlere götürmesin de göstermelik bir hamle olduğunu şimdiden tüm dünyaya ilan ediyoruz.

Öte yandan biz inanıyoruz ki Cemaat-i İslami’nin hiçbir mensubu inançları uğruna çıktıkları bu yolda geri adım atmayacaklardır. Çünkü onlar İslam Birliği ve İslam’ı yaşamak uğruna şehit olmayı en şerefli mükâfat olarak görmektedirler. Biz inanıyoruz ki Şehadet ölümsüzlüğe atılan ilk adımdır. Şehitlerimize cennetin kapıları açılırken Bangladeş Hükümetinin eli kanlı mensuplarında elbette cehennemin kapıları açılacaktır.
Diğer taraftan Orta Afrika Cumhuriyetinde yaşanan bir işgal süreci var. Bu ülkenin Müslümanlar tarafından yönetilmesini hazmedemeyen emperyalist güçler önce çatışma ortamı tezgâhladılar ve akabinde de kendi askerlerini bu ülke topraklarına soktular. Elbette emperyalistlerin gayesi barışı tesis etmek değil, Orta Afrika Cumhuriyeti’nin yer altı zenginliklerini ve insan gücünü sömürmektir. Bu ülkeye Fransa’nın müdahalesini de şiddetle protesto ediyoruz.

Şimdi bütün bu olayları gözden geçirdiğimizde tüm İslam Coğrafyasında bir yangın olduğunu görüyoruz. Arakan, Bangladeş, Afganistan, Pakistan, Irak, Suriye, Filistin, Mısır, Yemen, Lübnan, Suriye, Libya, Mali, Orta Afrika Cumhuriyeti ..İşgaller, darbeler, tutuklamalar, yargısız infazlar, çatışmalar, akan kan ve dökülen gözyaşı. Sivil toplum kuruluşlarının protestoları, telinler, lanetler, kınamalar.. Netice değişmiyor. Yapılması gereken bir an evvel birleşik bir savunma gücü olan İslam Birliği’nin kurulmasıdır.

Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak biz her platformda İslam Birliği çağrımızı yinelemeye devam edeceğiz. Bu uğurda yaptığımız mücahededen vazgeçmeyeceğiz. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır.