"Kefir" terimini bazılarımız bilir bazılarımız ise hiç duymamıştır bile.
Kefirin kökeni Kafkas Dağlarında yaşayan topluluklara dayanır.
Birçok ülkede tüketilen kefir ayran benzeri bir içecektir.
Kefirin ekşi ve ferahlatıcı bir yapısı vardır.
Kefir vitamin ve minarel açısından oldukça zengindir.
İnek, koyun ve keçi sütlerinden elde edilir.
Aynı zamanda kefir sağlık açısından oldukça faydalı bir içecektir.
Sağlığa faydalı olan bu içecek sık sık tüketilmelidir.
* * *
Çocuklara da belirli bir zamandan sonra kefir içmeye alıştırılmalıdır.
Çünkü çocukların kemik gelişiminde büyük bir rol oynamaktadır.
Şimdi size kefirin saymakla bitiremeyeceğimiz faydalarından bazılarını yazacağım.
Kefirin Faydaları;
- Diş çürüklerini önler
- Mikrobik enfeksiyonlara karşı direnci arttırır
- Büyümeye güçlü destek sağlar.
- Zihinsel ve fiziksel gelişime büyük katkısı vardır.
- Kolesterolü düşürür.
- Kalp sağlığını korur.
- Akciğerlere faydası vardır.
- Ciltte sivilce oluşumunu önler
- Sindirim sistemini düzenler.
- Yorgunluğa ve strese iyi gelir.
- Dikkat eksikliğini önler.
- Böbrek yapısını düzenler.
- Kansere karşı koruma sağlar
- Hazmı kolaylaştırır
- Saç dökülmesini azaltır.
* * *
Editör Notu: Haram, helal meselesi üzerine...
Alm. Kefir (m), Fr. Kéfir (m), İng. Kefir. Çok eski yıllardan beri özellikle Rusya’nın Kafkasya bölgesinde yapılan, bugün ise Avrupa ve Amerika ülkelerinde ticârî maksatla îmâl edilen süt asidi ve alkol fermantasyonu yardımıyla yapılan köpüklü, koyu kıvamlı (yoğurt kıvamında), hafif ekşimsi bir içki.
Eski Orta Asya’da çok kullanılan kefire, günümüzde bilhassa Kafkasya’da rastlanmaktadır. Kefir, beyazımtrak renkte, karnıbaharı andırır şekilde ve genellikle bezelye veya fındık büyüklüğünde tânelerden meydana gelmiştir. Kefir tânesinde; torula mayaları, sacharamyces kefir, streptococcus cremoris, betabacterium caucasium gibi mikroorganizmalar bulunur. Bunların faaliyeti sonucu süt asidi, etil alkol ve karbondioksit meydana gelir. Kefir tânesi içerisinde bulunan mikroorganizmalardan bâzıları süt şekerini parçalayarak süt asidi hâsıl ederler ve süt pıhtılaşır. Mikroorganizmalardan bazıları ise karbondioksit ve etil alkol meydana getirirler. Fermantasyon sonucu kefir adı verilen hafif ekşimsi, köpüklü, alkollü ve yoğurt kıvamında bir süt içkisi ortaya çıkar. Kefir yapımında inek, koyun, keçi, manda sütleri yağlı veya yağsız olsun kullanılabilir.
Kefirin bileşimi şöyledir:
Su: % 88-89
Süt asidi: % 0,8-0,9
Etil alkol: % 0,6-1,1
Süt şekeri-laktoz: % 1,7-2,7
Kazein: % 2,5-2,9
Mineral Maddeleri: % 0,6-0,8
Albümin: % 0,1-0,3
Yağ: % 2,8-3,3
Kefirin yapısının laboratuvar araştırmaları sonucunda insan sıhhatine zararlı olduğu anlaşılmıştır. Süt unsurlarının fermantasyon esnâsında değişikliğe uğraması ile amino asitler, galaktoz, süt asidi, etil alkol antibiyotik etkili maddeler ve tat-koku gibi maddeler teşekkül etmektedir.
Çeşitli yayınlarda kefirin iştahsızlık, uykusuzluk, verem ve böbrek hastalıklarında, bronşit ve astımda, ekzema tedâvisinde kullanıldığı belirtilmektedir. Ancak bâzı hastalarda tam tersi olan sonuçlar hâsıl etmekte ve ihtivâ ettiği çeşitli maya ve alkolden dolayı zararlı olmaktadır. Kalp hastalarına ise, içindeki yüksek karbondioksit miktarı sebebiyle kefir içmeleri tavsiye edilmemektedir.
Kefir, alkollü olması sebebiyle kımız ve bira gibi bir içkidir. İslâm âlimlerinden İmâm-ı Muhammed buyuruyor ki: “Müselles olan içki yâni gaz kabarcıkları çıkmadan, köpürmeden önce ısıtılıp üçte ikisi uçup geriye kalan kısmı tadı keskin olmuş ise, sarhoş etmeyecek kadar az içilmesi de haram olur, içilmesi doğru olmaz.” Onun için kefir de, bu cins içkiler arasında sayılmaktadır.