Bartın'da hain darbe girişiminin 5’inci yıl dönümünde bir dizi etkinlik düzenlendi.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında, Vali Sinan Güner ve eşi Hanımefendi Uzm. Dr. Beyhan Güner ile İl protokol üyeleri Şehitliğimizi ziyaret etti.
Okunan Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından İl Müftü Yardımcısı Hulusi Güner tarafından tüm şehitlerimizin ruhuna ithafen dua edilerek, kabirlerine karanfil bırakıldı.
Demokrasi ve Milli Birlik Günü paneli
Vali Sinan Güner, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma etkinlikleri kapsamında Bartın Üniversitesi tarafından düzenlenen “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” konulu panele katıldı.
Bartın Üniversitesi Kütüphanesi Konferans Salonunda düzenlenen panele İl protokol üyeleri, öğretim görevlileri, basın mensupları, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Panelin açılış konuşması Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun tarafından yapıldı.
15 Temmuz darbesinin çeşitli yönleriyle ele alındığı panelde, ARGETUS Araştırma Şirketi Kurucusu Erol Erdoğan tarafından “1960’tan 2016’ya Darbe Karşıtlığının Sosyolojisi” konulu, Bartın Üniversitesi İİBF Öğretim Üyesi Dr. Ömer Baykal tarafından ise “Öncesi ve Sonrası 15 Temmuz” konulu konuşmalar yapıldı.
Vali Güner, Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun ve protokol üyeleri tarafından katılımları dolayısıyla Erol Erdoğan ile Dr. Ömer Baykal’a Teşekkür Belgesi ile plaket verildi.
Ardından Vali Güner ile beraberindekiler tarafından, Bartın Üniversitesi Kütüphanesi fuaye alanında düzenlenen “15 Temmuz Kitapları Sergisi” gezildi.
15 Temmuz Şehidimizin Ailesi ve Gazilerimiz Onuruna Yemek Verildi
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Valiliğimiz ev sahipliğinde 15 Temmuz Şehidimizin ailesi ve gazilerimiz onuruna akşam yemeği düzenlendi.
Düzenlenen yemeğe Vali Sinan Güner ve eşi Hanımefendi Uzm. Dr. Beyhan Güner’in yanı sıra Garnizon Komutan V. Dz. Alb. Erkan Şahin, Belediye Başkanı Cemal Akın, İl Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmaz, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Fahri Semiz, Sahil Güvenlik Batı Karadeniz Grup Komutanı Yb. Safa Söylem, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür V. Deniz Yılmaz ile Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği Başkanı Ekrem Altunok katıldı.
Fotoğraf Sergisi açıldı
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri kapsamında Bartın'da "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" temalı fotoğraf sergisi açıldı.
Milli Birlik Yürüyüşü
15 Temmuz hain darbe girişiminin beşinci yıl dönümünde tüm Türkiye’de olduğu gibi İlimizde de gün boyu süren 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri düzenlendi.
Kemerköprü mevkiinden başlayan “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Yürüyüşü”ne Vali Sinan Güner ve eşi Hanımefendi Uzm. Dr. Beyhan Güner’in yanı sıra, İlimiz protokol üyeleri, kamu kurum müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaşımızın katıldı.
Türk Bayrağı’nın taşındığı korteje güzergâh boyunca eşlik eden Bartınlılar “Türkiye Geçilmez” sloganıyla Cumhuriyet Meydanında bir araya geldi.
Cumhuriyet Meydanında toplanan vatandaşlara hitap eden Vali Sinan Güner, “Kıymetli Bartınlılar, değerli basın mensupları, Aziz milletimizin birlik ve beraberliğine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümetine yönelik olarak FETÖ Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimi karşısında milletimizin ve kahraman güvenlik güçlerimizin gösterdiği onurlu duruşun, hainlerin yenilgiye uğratılmasının ve demokrasi zaferinin beşinci yıl dönümünde; sözlerime başlarken öncelikle şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum. Hepinizi saygı sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile milletimiz, 15 Temmuz gecesi sokakları meydanları doldurmuş, tıpkı Çanakkale Savaşında, İstiklal Harbinde olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuştur. Günlerce hiç yılmadan, bıkmadan, uyumadan, kadını, erkeği, genci, yaşlısı meydanlarda devletine, istiklaline ve iradesine sahip çıkmıştır. Milletin gücünün ortaya konduğu 15 Temmuz, aynı zamanda hukuk devletinin, bağımsızlığın, demokrasinin hak ve özgürlüklerin zaferi olup milletimiz bir kez daha, ülkesinin geleceğine ve iradesine sahip çıktığını tüm dünyaya göstermiştir. Milletimiz, kendisini bu topraklardan çıkarmak için bin yıldır yapılan bütün tertiplere rağmen var olma iradesinden asla vazgeçmedi. 15 Temmuz ihaneti bizi bu topraklarda yaşama irademizden vazgeçirmeye yönelik en son tertipti. FETÖ’nün amacı, vatanımızı işgal etmek, milletimizin azmini ortadan kaldırmak, gücünü kırmaktı. Bu ihanet, bu milletin, bu topraklarda bin yıldır karşılaştığı ihanetlerin en kalleşçesiydi. Allah’ın yardımı, milletimizin istiklaline ve istikbaline olan bağlılığı sayesinde başarısızlığa uğrayan darbe girişimi, benzer tüm niyetlerin de tarihin çöplüğüne atılmasına vesile oldu.
Bugün burada, 5 yıl sonra, aslında biz hain darbe girişimini anmıyoruz, Milletin cesareti ile yazdığı büyük destanı anıyoruz. Binlerce yıllık şanlı Türk tarihine, bu günün, bir kahramanlık destanı olarak yazılışını anıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devleti dün olduğu gibi bugün de, ülkemizin geleceğine kasteden FETÖ Terör Örgütü ile mücadelesine yurt içinde ve yurt dışında hız kesmeden aynı kararlılıkla devam etmektedir ve edecektir. Türkiye; darbe girişimi karşısında dahi yolundan şaşmadan, hedeflerinden uzaklaşmadan, kendi kararlarını kendi verecek güçte, bağımsız bir ülke olarak yoluna devam etmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan gelişmiş ülkelerin sağlık sistemlerinin dahi çöktüğü, insanların evlerinde, hastane koridorlarında yetersiz müdahale sebebiyle hayatlarını kaybettiği Covid-19 mücadelesinde kendi kendine yeterli olmanın ötesinde dostlarına da yardım eli uzatarak gücünü bir kez daha göstermiştir.
Geçen yıl 15 Temmuz’da Ayasofya’nın tekrar Müslümanların ibadete açılmasının coşkusunu yaşamıştık; bu yılda Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtuluşunu anıyoruz. Karadeniz de bulunan doğalgaz yataklarını; Afganistan’da görev almayı talep ediyoruz, Mavi Vatanı koruyoruz. Artık boyun eğen eski Türkiye yok masada hakkında karar verilen Türkiye yok bizzat kararları kendisinin verdiği onurlu ve güçlü Türkiye var. Kıymetli Vatandaşlarım, bugünden sonra bizim için önemli olan unutmamak ve unutturmamaktır. Boğaziçi Köprüsünü unutmayacağız, İstanbul Büyükşehir Belediyesini unutmayacağız, neredeyse evlerin penceresi hizasında uçan savaş uçaklarını unutmayacağız, Atatürk Havalimanını unutmayacağız, AKOM binasını unutmayacağız, Genelkurmay’ı unutmayacağız, TBMM’yi unutmayacağız, TRT’yi unutmayacağız, Türksat’ı unutmayacağız, Zırhlı Birlikleri unutmayacağız, Akıncılar’ı unutmayacağız, uçakları engellemek için tarlasını yakan Kahramankazanlıları unutmayacağız, Özel Kuvvetleri unutmayacağız, Ankara Emniyet Müdürlüğünü unutmayacağız, Özel Harekat Başkanlığını unutmayacağız, İstanbul Valiliğini unutmayacağız; hiçbir hainliği ve bunları yapan hainleri unutmayacağımız gibi, Halisdemirleri, Bartın’lı şehidimiz Mustafa Yaman’ı ve dahi 251 şehidimizi, korkusuzca tanklara, silahlara, hainlere karşı koyan gazilerimizi, yurdun her yerinde, liderin emriyle meydanlara toplanarak hainlere geçit vermeyen halkımızı, kendi içinde kümelenmiş FETÖ’cü hainlerin tuzaklarını boşa çıkaran kahraman polisimizi, kendi içindeki hainlere karşı savaşan devletine bağlı askerlerimizi, jandarmamızı, sahil güvenlik kuvvetlerini, yine Emniyet Teşkilatımızı FETÖ’cü örgütlenmenin en yoğun olduğu yerlerden olmasına rağmen o gece hemen harekete geçerek tutuklama kararları çıkaran yargı mensuplarımızı, TBMM’de bombaların altında genel kurulu kapatmayan milletvekillerimizi, illerde ve ilçelerde hemen devletinin yanına, milletin toplandığı meydanlara koşan siyasi parti yöneticilerini, belediye başkanlarını; ilk andan itibaren komutayı eline alan, kararlı duruşuyla devlet otoritesini pekiştiren, millete ve devlete bağlı güçlere liderlik yapan mülki idare amirlerimizi, o gece hemen hastanelere koşarak gazilerimizi tedavi emek için yarışan doktor ve sağlık personelimizi, belki bir ilde havaalanının ışıklarını söndürerek uçakların kalkmasını engellemiş isimsiz teknisyeni gibi daha nice isimsiz kahramanı unutmayacağımız gibi; o gece hemen bankamatiklere koşanları, halka direnmemesi yolunda çağrı yapanları, tencere tava çalanları, sela okuyan müezzinlere saldıranları, tarafını belli etmeden olup biteni izleyip sonrasında herkesten fazla kahraman kesilenleri de eğer darbe başarıyla sonuçlansaydı milletin azmine tiyatro diyenleri unutmayacağız. Özellikle çocuklarımıza ve gençlerimize unutturmayacağız. Unutursak ve unutturursak bize yazıklar olsun. Unutmak ve unutturmak bu millete yapacağımız en büyük kötülüktür. Bundan sonrada, kim olursa olsun, aklını ve vicdanını satarak bu cennet vatanı bölmeye, insanlarımız arasına nifak tohumları ekmeye çalışanlara müsaade etmeyeceğiz. Millet olarak bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye; üzerindeki bütün baskılara rağmen tam bağımsız, egemen, güçlü ve saygın bir devlet olma yolunda yürümeye devam ediyor. Bu kutlu gün ve bu kutlu olay, milletimizin ayağa kalkmasına, özüne dönmesine, güçlü ve büyük Türkiye’ye vesile olduğu, olacak inşallah.
Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nün yıl dönümünde bağımsızlığımız uğruna mücadele veren 15 Temmuz şehitlerimiz ile tarih boyunca aynı ortak mukaddes değerlerimiz uğruna canlarını feda eden bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi şükran ve minnetle anıyor, en derin saygılarımı sunuyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun.” Diye konuştu.