Ben aslen Zonguldak - Devrekli bir gurbetçi olan bir vatandaşım. Bazı insanlarımız, taktirleridir, tatillerini başka şehirlerde hatta memleketlerde geçirmeye çalışıyorlar. Ben ise güzel kentimiz Bartın’ımızda tatilimizi geçirmeyi yeğliyor ve seviyorum.
Efendim, söylemek ve içimden geçenleri arz etmeyi kısa tutacağım.
Dediğim gibi her sene olduğu gibi bu senede tatilimizin deniz bölümünü İnkumu ve Amasra'da geçirmek istedik. Maalesef buralarda senelerdir gözle görülür bir ilerleme kaydedilmediğini gözlemlemekteyiz. Kumsal belirli periyotlarda, misal haftada bir, temizlenip tırmıklanmamakta, yer yer çöpler oluşmakta.
Efendim, en önemlisi ise sahil boyuna belirli aralıklarla tuvaletlerin, aynı zamanda giyinip-soyunma kabinlerinin konulması ve hatta güneş enerjili duşların olması kaçınılmazdır.
Yol ile kumsalın başına yaşlıların rahatça oturabilecekleri, etrafı çimlendirilmiş üstü kapalı oturaklar yapılabilir.
Evet, bu sene yanımda yabancı misafirlerim vardı. Belediye sık sık anons yapıyordu; "Çimlerde oturmayınız", çimlerin nerede olduğunu aradım ve araştırdım. Meğer üzerinde oturuyormuşuz. Evet, belediye kuru saman haline dönmüş hatta o bile yok olan yerlerden vatandaşların oturmamalarını istiyordu. Misafirimin inanın dediği şu oldu; burası bizim yönetimimizde olsa cennet yaparız. Tabii bu durum neden bu halde olduğunu, maddi olanaksızlıklardan kaynaklandığını anlatmaya çalıştım.
Zira; araçlarıyla gelen ziyaretçilerimizden 5 lira gibi ücret alınabilir (çok pahalı olursa da gelmek istemeyenler olup başka şehirlere giderler). Duşlar örneğin zaman ayarlı; misal 3 dakikası 2 lira gibi ücretler talep edilebilir.
Velhasıl eksiklikler maalesef çok ve durum her sene aynısı.
Bu vesile ile bu sene getirdiğim misafirlerimi bir dahaki getirişime tanıyamamalarını içtenlikle diliyorum.
Bu vesile ile işlerinizde başarılar diler, arkanızdan "şu filancı yöneticimizin/başkanımızın eseri" dedirtmeyi yaradandan diler saygılar sunarım.
Cafer Ermek
Almanya