Kömür hazırlama tesisi projesine tepki

BARTIN'ın Amasra İlçesi'nde yapılması planlanan kömür hazırlama tesisi için düzenlenen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) toplantısı, halkın tepkisi nedeniyle yapılamadı.

İlçede maden ve enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketin Gömü, Tarlaağzı, Kazpınarı Köyleri ve Gavurpınar mevkiinde yapmayı planladığı kömür hazırlama tesisiyle ilgili bölge halkını bilgilendirmek amacıyla Tarlaağzı'ndaki kahvede ÇED toplantısı düzenlendi. Bartın Platformu öncülüğünde bir araya gelerek kahve önünde toplanan halk, tesise karşı çıkarak protestoda bulundu. Yaklaşık 200 kişilik grup, 'termik santral istemiyoruz' yazılı dövizler ve sloganlarla tepkilerini gösterdi. Grup, sopalarla ellerindeki tenekelere vurup, düdük ve davul çalarak toplantıya katılanları protesto etti. Bazı kadınlar da ellerindeki kırık mandalina dallarını gösterip, termik santral ve kömür tesisi istemediklerini söyledi.
Ayhan ACAR DHA

Amasra'ya bağlı Tarlaağzı köyünde küçük bir kahvede yapılmak istenen toplantıya Tarlaağzı ve Gömü köylüleriyle birlikte Bartın ve Amasradan gelen insanların tepkisi toplantıyı yaptırtmadı. Köylü kadınlar toplantının yapılacağı kahveyi işgal etti ve toplantı için gelen Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Şube Müdürü Mustafa Aydın ve şirket yetkilileri, tepkiler üzerine kahveye giremedi. Salona giremeyen yetkililer halkın yoğun tepkisi nedeniyle toplantının yapılamadığını tutanak tutanak hazırlayıp köyden ayrılırken, Bartın Platformundan Bartın Barosu üyesi Av. Berkay Dal toplantının yapılamadığına dair tutanağı halka okuyunca büyük bir sevinç oluştu. Daha sonra Bartın Barosu yönetim kurulu üyesi Av. Engin Uzun Bartın Platformunun basın açıklamasını yaptı. Kalabalık bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.

BARTIN PLATFORMU BASIN AÇIKLAMASI
 
Bugün burada devlet ile Hattat arasında oynanan “Ali Cengiz Oyunu” nun bir başka müsameresini izlemeye değil, bu oyunu bozmaya geldik. Bartın-Amasra halkının yıllardan beri sürdürdüğü termiksiz yaşam mücadelesinde, karşısında sadece termikçi şiddet değil, o şirketin işbirlikçisi gibi davranan devlet yetkilileri ve iktidar partisi mensupları var. Bugüne kadar devlet yetkilileri ve iktidar mensupları aleyhine herhangi bir açıklama yapmamayı, konuyu sadece termikçi şirket üzerinden gündeme getirmeyi tercih etmiştik. Fakat artık bıçak kemiğe dayandı. Bugüne kadar Bartın ve Amasra’nın aleyhinde yapılanları bir bir açıklamanın zamanı gelmiştir.
 
Hattat, yaptığı bu işbirliği sayesinde;

-Maden çıkarıyor görünmek için kuyu açma iznini,

-Termik santralde yakacağı kömürü dışarıdan getirebilmek için liman yapma iznini,

-Termik santralde üreteceği elektriği ülke sistemine bağlamak için Çatalağzı’ndan Amasra’ya uzanan elektrik iletim hattı iznini,

-Bu hattın devletin parasıyla yapılması ayrıcalığını,

-Daha önce ÇED süreci iptal edilmiş olan yerde termik santral yapmak için yeni bir ÇED süreci başlatma ayrıcalığını,

-Lavvar tesisi yapmak için “ÇED gerekli değildir” kararını, hangi politikacı ve devlet yetkilileri aracılığıyla sağlamıştır?
 
Tüm bu süreçlerde Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Halk Sağlığı Müdürlüğü, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Orman İşletme Müdürlüğü, Özel İdare Müdürlüğü gibi devlet kurumlarından Bartın ve Amasra’nın geleceğini karartacak bu kararları destekleyen hangi görüşler gitmiş, hangi izinler verilmiş ve uygulamalar yapılmıştır? Bu kurumların yetkilileri elbette yaptıkları bu işin hukuksal sorumluluğu doğrultusunda nasıl bir hesap vereceklerinin farkındadır.
 
Şirketin termik santralde ithal kömür kullanacağı için kağıt üzerinde kalacak olan bu lavvar tesisine ait ÇED başvurusuna neden itiraz ettiğimiz çok açıktır. Çünkü lavvar tesisi gerçekten termik santralin bir parçası olsaydı termik santral nihai ÇED raporunda yer alması gerekirdi. Oysa bu raporda sadece bir iki atıfla geçiştirilmişti.  İçinde termik santralden bir kelime bile bahsedilmeyen kömür hazırlama tesisine ait ÇED başvurusu ise baştan sona uydurma, bizleri kandırmaya yönelik gerçek dışı bilgiler içeriyor. Böyle basit bir oyuna bizim aldanacağımızı düşünenler hak ettikleri dersi mutlaka alacaklardır.
 
2015 yılında ilimizdeki güzel sahillerden biri olan Mugada’ya bir başka şirket tarafından yapılması gündeme gelen 1320 MW gücünde “Zafer Termik Elektrik Santrali” için “bu bir akıl tutulmasıdır”, “"Mugada gibi Karadeniz'in en güzel köyü olan turizm cennetine termik santral düşünülemez, endişeye gerek yok" diyerek, Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda yaptıkları görüşmelerle Mugada’daki termik santralin ÇED sürecini geri çevirten iktidar mensupları bugün nerededir?
 
Amasra’ya termik santral yapmak “akıl dışı” değil midir?

Tarlaağzı ve Gömü köyleri Karadeniz kıyısında “turizm cenneti” köyler değil midir?

Sayın iktidar yetkilileri Mugada konusunda gösterdiğiniz hassasiyetin onda birini Amasra konusunda neden göstermiyorsunuz?

Neden Hattat’a bir ayrıcalık gösterme gereği duyuyorsunuz?

Artık ortaya çıkıp Amasra’ya termik santral yapımı konusundaki gerçek düşünce ve tavrınızı açıklamanız gerekmiyor mu?

Bu termik santralin yapımı için son aşamaya gelindiğini fark etmiyor musunuz?

Buraya bu termik santral yapılırsa vicdani sorumluluk duymayacak mısınız?
 
Amasrayı termik santralden kurtarmak ve halkımızın bundan sonra da termiksiz yaşamını sağlamak Bartın ve Amasra’da yaşayanların olduğu gibi, iktidar partisi mensuplarının da görevidir. Gerçekten halka hizmet etmek istiyorsanız, Ankara’da gücünüzü kullanın ve bu termik santralin ilimizde kurulmasını iptal ettirin. Bunu siz yapmasanız Bartın-Amasra halkı size rağmen mutlaka yapacaktır.
 
Kamuoyuna saygılarımızla.