Yalancının mumu yatsıya kadar yansa da Bartın’da gözlerimizin içine baka baka yalan söylediler. Bu kentte bu güzel insanlara hepimize yalan söylediler. Kabul etmeseler de, inkâr etseler de bizi aldattılar. Bartın’ı yok saydılar, küçük bir il dediler. Valisini, milletvekilini, belediye başkanlarını, bürokrasisiniz, basın dünyasını, işadamlarını, esnafını, işçisini, emeklisini, gencini, yaşlısını, öğrencisini bir kenara itip bizi hiç saydılar. Bartın bir Bartın değildi onlar için. 188.449 kişiyi ve 2143 km2 doğa harikası Bartın’a sadece PARA gözüyle baktılar. Emperyalizmin dünyaya öğrettiği vahşi kapitalizmin bütün silahlarını ellerine aldılar üstümüze üstümüze geliyorlar. Amerikan dolarıyla, Avrupa’nın erosuyla, Çin’in ekonomik yayılmacılığıyla kapımızdan içeri girdiler. Uyuyan güzel dediler ilimize yöremize. Yeşilimizi, mavimizi, toprağımızı, suyumuzu istediler. Gözlerimize baka baka yalan söylediler. Zehirlenmeyeceksiniz, ölmeyeceksiniz, misler gibi olacak her şey dediler. Bire beş katıp toprağımızı satın almaya başladılar. Denizimizi istediler, dağımızı, içme suyumuzu istediler. Ne varsa Bartın adına güzellik çileğimizi, marulumuzu, yeşilimizi karartmak istiyorlar. Bize yalan söylediler. Siyasetçimizi, bürokratımızı yok saydılar. Geleceğimi karartma diyen minikleri yok saydılar. Ellerinde hesap makinesi artan enerji fiyatlarını hesapladılar. Çarptılar, topladılar ve Bartın’ı böldüler. ’Kardeşim sen mi kurtaracaksın Bartın’ı-al cukkanı otur aşağıya- dediler. Bazıları koştu yapıştı beleş paraya.Bartın sayesinde bir yerlere gelenler hemen Amerikan dolarına değişti. Bartın’da yeşil dolarda nasıl olsa. Gazeteler çıktı boy boy haberler. Zararsız, ziyansız dört dörtlük haberler. Bartın çağ atlayacak herkes iş bulacak dediler. Köylere, yollara düştüler ‘’her köyden işsizler öne isim listesi’’ diye. Tartışmalar, yürüyüşler, açıklamalar, açık oturumlar öyle bir geçti ki zaman başka bir şey konuşamaz olduk. Gündemin birinci maddesine oturdular. Uzmanları, profesörleri, ,inliyi Çinliyi yığdılar memleketimize. Türkiye AB’ye giremedi ama daha biz çoktan çok uluslu oluverdik. Ufkumuzu genişlettiler. Ankara’dan her gelen önemli kişiye sorduk bu iş ne olacak diye, açıklama bekledik Ankara’dan cevap’ ’Dünya’da yaşananları görüyorsunuz ülkemiz hassas bir dönemden geçiyor, mevzuatın ilgili maddeleri uygulanacaktır’ ’oldu.

BAŞLADIK MEVZUATI ARAMAYA

Baktık bu mevzuat önemli bir şey düştük peşine bizde. Nerede bulunur, yenilir mi, içilir mi koştuk ardı sıra. Mevzuat mevzuat bize de bir çare.1. maddesi olmadı, 23. Maddesine sarıldık. Tüh o yürürlükten kaldı, H bendini aradık. Olmadı eklenen son maddelere baktık. Yapma mevzuat bize de bir çare, kapı kapı dolandık durduk. Bekledik yetkili ve etkili bir açıklamada hep o ‘’SÜREÇ’’ devam ediyor dendi. Şaşırdık kaldık nasıl bir şeyki bu süreç hiç bitmiyor. Bitse de yenisi başlıyor. Bir bilene soralım dedik. Gittik, aradık , taradık bir bilen var mı diye?15 güne kalmaz yazılı cevap geldi elimize bir bilenden.’’….. Tarihli ve X sayılı yazınız gereği ilgili kurullarda ‘’ İNCELEMELER’’ devam etmektedir. Altına da iki satır not –sürecin selamı var diye. Elimizde bir A4 kağıdı bakakaldık. Ne süreçmiş bu dedik. Asgari ücreti, artan akaryakıt fiyatlarını, enerjiye gelen zammı, terörü, toplumda yaşanan şiddeti unuttuk da süreçten bir haber bekledik.

KULAĞIMIZDA BİR ŞARKI

Birden radyonun sesiyle uyandım. Haberler, reklamlar, duyurular ve ardından dj anons etti’’değerli dinleyiciler şimdi size biraz eskilere götürüyoruz. Semiramis Pekkan söylüyor’ ’Bize yalan söylediler’’

Bir aleme indim yalnız
Yerde toprak, gökte yıldız
Bir yan susuz bir yan deniz

İki el, bir baş verdiler
Bir çift göz ağlar da güler
Dört bir yanda benim gibiler

Doğru söz içinmiş diller
İşte kalbin sev dediler


Bana yalan söylediler
Bana yalan söylediler
Kaderden bahsetmediler

Varsın böyle geçsin ömrüm
Neşeyle dolsun bari her günüm

Hani benim sevdiklerim
Hani gönül verdiklerim
Hasret gider ben giderim… ve tam şarkıya dalmışken telefonum çaldı.

Halil abiydi arayan’ ’haydi oğlum uyan saat kaç oldu. Bugün SÜREÇLE ilgili basın açıklaması var’’…iyi seyirler BARTIN.