VİRGÜL KOY, DİNLEN BİRAZ…

Kelimeler arasında küçük, görünüşte basit ama onsuz olamayan satırlar içinden gizlice almak ya da çalmak gibi “virgül’ü” …

Kalem ucundan damlayan kelimelere acımadan, bir çırpıda koparmak gibi dalından bir meyveyi… Düşürmek gibi yapraklarını, dökmek gibi aniden…

Oysa satırlara yansıyan soğuk bir yalnızlıktır bazen eskilerden dem vuran… Bazen bir başkaldırıştır bazen yitmektir, bazen gitmek…

Kısa durakların, solukların alındığı, araya koca dağlar gibi sığdırılmaya çalışılan bir küçük işarettir virgül…

Ara vermeksizin çalınan gönül kapısının kırık-dökük tokmağı, aşınır ya dokunulmaktan. Kısa bir soluk almak hiçbir şeyi düşünmeden ve çoğu kez unutmak lazımdır başa gelen pişmanlıkları, çocukluk hataları, kötülükleri ve kısa da olsa dinlenmek gerektirir ya hayat...

Soluksuz koşarken ansızın durmak gibi…

Koklamak gibi havayı, hissetmek gibi kötülüğü…

İşte o zaman bir virgül koymak lazım hayata…

Virgülü bir çentik gibi bırakmak gerek zaman aralarına…

“Bak nasılda geçti çiçekler açan bahar”…

“Sevda bahçelerinin arsız rüzgârı, nasılda kuruttu gönlünü.” Diye söyletmemek lazım kimselere.

Durmak, dinlenmek lazım biraz…

Virgül koy hayatının kuru baharına… Döneceğin zaman umutlarına yeşili bağlarsın yine.

Dertler-kederler, gece avcıları gibi yine dolmadan yüreğine...

Sen ki onlar kadar hızlı değilsin bu dünya da. Koşamazsın sürekli, yorulursun, düşersin sonra… Derin yaralar almadan, acılardan pay çıkarmak için mola vermek gerek aralarda…

Ne sevdalar geçer başımızdan, ne yaralar alır bu beden… Nasıl üşür nasıl ağlar bir bilsen… Sonra nasıl tutarsın nasıl yakalarsın soğuk ellerinle hayatı, nasıl sarılırsın güçsüz halinle anılarına… Ve nasıl anlatırsın senin masallarını geride bıraktıklarına?

Sarmadan örümcek ağları hayatını, yıldızlar istemeden senden parlaklığını ve güneş kıskanmadan artık ışıklarını ve yüreğin seslenmeden ölüme…

Bir virgül koy hayatına, önce dinlen, nefes al sonra devam edersin kaldığın yerden. 

(Saatler süren bekleyişin ardından acı haberleri almanın üzüntüsü içindeyiz millet olarak. Hayatını kaybeden madencilerimize Yüce Allahtan rahmet dilerken yakınlarına da Mevladan sabır ve başsağlığı diliyorum.)