Neden mi?
Sonrası bir boşluk, dursun istiyorsunuz o an dünya, dönmesin.
Sussun istiyorsunuz herkes ve çıt çıkarmadan bir sessizliği ve o sessizliğin vurduğu tüm benliğinizdeki acıyı paylaşmak istiyorsunuz doyasıya tüm insanlarla ya da paylaşmamak.
Saçma geliyor birçok şey, sanki uyuşmuş gibi tüm benliğiniz öylece kalmak istiyor o an. Bir amansız veba gibi sarıyor her yanınızı umutsuzluk. Sonsuz gibi geliyor umutsuzluk o an hiç bitmeyecek gibi sonu hiç yokmuş gibi.
Oysa sıcak bir soba içinizi ısıtsın, anneniz bir masal anlatsın, babanız yanan eliyle nar gibi olmuş kestaneleri almaya çalışsın söylenerek ve oyundan yorulmuş bedeninizin annenizin kucağında hiç bitmeyen tatlı bir uykuya dalsın ne çok isterdiniz değil mi?
En zor anımızda aslında kızarak istediğimiz ve umutsuzluk içinde umut ettiğimiz şey yine mutluluktur kıskanırcasına.
Tabiî ki hayatın sonsuz bir mutluluk ve sonsuza kadar devam edecek bir mutluluk kavramı yok. Olmayacakta.
İnsan hayatında sonsuzluk denilen ve sonu olmayan hiçbir şey yok tabiî ki ama bence en zor olan şeyde sonsuz sürecekmiş gibi gelen sorunların içinde umudu elden bırakmamak zaten insanlarında tüm umutsuzluklar içinde kıskanarak istediği şeyde budur.
Çoğu zaman kalbimizin sessizliğindeki umut limanlarına sığınıp kaçarız her şeyden tek bir tanıdık olmadan ve tek bir ses duymadan o limanda sessizliğin resmidir yapılan.Hiç sıkılmadan bir ömür geçsin isteriz öylece.Çünkü hiçbir şeyi yorumlayan ve seran yoktur orda.Sizi ve efkarınızı, kızgınlığınızı, umutsuzluğunuzu bağrına basar ve ağlamak istersiniz.
Umutsuzluk bir gözyaşıdır artık akıp giden yanaklarınızdan ve akan her damla artık umutsuzluk misafirinin gidişidir. Umudun doğuşudur. O liman size umutlarınızı geri vermiştir siz farkında olmadan.
Bazen de bir dost konuşsun istersiniz ne konuştuğunun bir önemi yoktur. Yada neden bahsettiğinin. O an onun tek bir görevi vardır konuşmak çünkü dinlemezsiniz o an onu. Yalnızca siz yalnız olmak istemezsiniz onun konuştuğu ve farlığıyla sizi taçlandırdığı o an en güzel duygudur işte.
Ne çok şey düşünüyoruz aslında farkında olmadan ve ne çok şey yaşıyoruz. Hepside aslında bir tek şey için mutluluk
Onun için sevdiklerimize daha çok, onun için aslında sevdiğimiz şeyleri daha çok yemeliyiz, onun için aslında sevdiğimiz şeyleri daha çok yapmalıyız.
Neden mi?
Sizce?
BU HAYATIN TEKRARI VAR MI? SEVMEK İÇİN ÇOK ZAMAN VAR MI?