Kamu Çalışanlarına Reform Farz

Yıl 2016 oldu… Ne dağınık personel statü farklılıkları giderildi ne de müspet manada çözüm yolu açıldı. Şimdi yıllarca bu şekilde çalışılmasının hak olmadığını vurguladığım “taşeron işçiler” için “özel sözleşmeli” statü doğmak üzere. 19 Ağustos 2013’te ve sonrasında kaleme aldığım yazılarda şöyle demişim: “Yerel yönetimler şirket mantığı ile yönetildiği için geçici-mevsimsel-ihale usulü çalışan taşeron personel işçi ağırlığı hızla artmaktadır.”  Şimdi gelinen noktada bu yapı bir parça revize edilmek istenmektedir. Basına yansıyan hali ile geçerse 657 altında yeni bir 4/C vakası doğacağı aşikârdır. Kamuya özel statüde yerleşimi sağlanacak taşeron çalışanların hem kendi sosyal haklarında hem de çalışma hayatında yeni sorunlar oluşturmasının önlemi alınmalıdır. Kamuda taşeron, yani şirketler üzerinden personel çalıştırmanın her ne şekilde olursa olsun sona ermesi gerekiyor.

Modern çağın gerekleri mutlaka kamuda çalışanların statülerine uygulanmalıdır. KPSS ile kamuda işe girmeyi bekleyen milyonlarca gencimizin önü, ister özel statülü ister geçici ister sözleşmeli ister vekil şeklinde her ne olursa olsun kapatılmamalıdır.

Yapılacak düzenlemeyle hakkaniyet zirve yapmalıdır! Fikir ve yaşantıda örtüşmediğiniz topluluklar dahi sizi takdir etmeli,  tenkite mahal bırakmamalıdır.

Çoktan seçmeli kamu personel yapısı ya 2’ye ya da 1.e indirilmelidir. Tekeden süt çıkarmaya çalışılmamalıdır. Kamuda beden işi harici yapılan tüm işlerde çalışanlar “kamu çalışanı” şekline dönüştürülmelidir.

1960’lardan kalma işçi-memur kanunlarının, önce vicdan sonra evrensel değerler sonra da kişinin hak ve hürriyeti ile çalışma huzurunu sağlayacak şekilde düzenlenmesi gereği farz üstü farz olmuştur.

Üniversiteli işçiler platformu, üyeleri ile kamuda reforma taliptir. Kamuda yeni düzenlemelerin giriş kapısı üniversiteli işçilerdir. Eğitim, donanım ve liyakat noktasında rüştünü ispatlamış işçilerin memuriyet ihdası ile kamuda personel reformunun gerçek anlamıyla başlayacağına inancım tamdır.