İNSAN ve EVLİLİK

Abone Ol

 
Televizyonda yayınlanan izdivaç programları genelde akşamüstü kuşaklarında yer alıyor. Azımsanamayacak kadar da reyting alıyorlar.
 
Bu programlara katılmak için başvuruda bulunanların her birinin başka amaçları var. Kimisi gerçekten sıcak bir yuva kurmak, kendisine sahip çıkacak ya da sofrasına bir tas çorba koyacak yol arkadaşı bulup onun yanına sığınmak isterken; kimisi küçücük de olsa bir işi, başını sokacak bir evi, ayağını yerden kesecek bir arabası olan birisini bulmak isterken ;   kimisi de daha lüks bir hayat sürmek için olanakları daha iyi birisinin yanına kapağı atmak amacında. Aralarında ünlü olma gayesiyle gelen de. Eski eşinden olan çocuklarına babalık-analık yapacak birini bulmak isteyen de var.
 
Programı canlı izlemeye ajanslardan oyuncu seçmek üzere görevlilerin geldiğini söyleyenler var. Locada oturan kişilerin bazılarının maaşlı yorumcu olduğu, evlenmek için gelen adayların ya da onlara aday adayı olarak gelenlerin para ile seçilerek getirilen kişiler olduğu, kimisinin oturum başı para aldığı, kiminin haftalık, kiminin aylık, kiminin de sözleşme imzaladığı söyleniyor.
 
Bu tür programa katılmış bazı adayların itiraflarından; yaşananların kurgu olduğu,  katılımcıların bir senaryo gereği oyunculuk, program sunucularının da yönetmenlik yaptığı. Adaylara bugün aşk yaşa ertesi gün kavga edin şeklinde yönlendirildiği, locada oturanlara sen bugün filanca adaya talip olacaksın dendiği,  adaylara ayda 3000-3500 lira kadar para verildiğini öğreniyoruz. Bir de bazı adayların başka kanallarda yayınlanan benzer programlara transfer olduğunu görüyoruz. Bunların hangisi gerçek hangisi kurgu anlamak mümkün değil. Farklı farklı tipler, figürler çıkıyor bakıyorsun bir gün birbirine deliler gibi âşıklar, ertesi gün kavga eden kültürler, ertesi gün tekrar birbirleri ile sarmaş dolaş. Programlarda evlenenler de var ama aday olarak gelip 2-3 yıl locada oturanlar, bekleyenler var. Hiç düşündünüz mü? Eğer bu iddialar doğru değilse ne içer ne yer bu insanlar oralarda.
 
En önemlisi programlarda evliliğin maddiyata indirgendiği, genel ahlak kurallarına uyulmadığı, özel hayatın gizliliğine riayet edilmediği, insan onuruna saygı gösterilmediği, satır aralarında (bip) küfür-argo kelimeler ve (bip)hakaretler edildiğine tanık oluyoruz. Bu programların yayın saatleri de çocukların televizyon karşısında bulunduğu saatlere rastlıyor. Ülkemizde geç saatte yayınlanan siyaset ve tartışma programlarını görünce insan gerçekten üzülüyor.
 
TV’de yayınlanan bir programın adı ve içeriği ne olursa olsun amaç sadece reyting olmamalı, programların topluma bir şeyler verme, eğitici-öğretici bir yanı olmalıdır. Reyting uğruna, mukaddes bir kurum olan Türk aile yapısının bu kadar magazinleştirilmesine, kültürümüzün bu kadar basitleştirilmesine, insanımızın bu kadar aşağılanmasına, kadınımızın servet avcısı konumuna düşürülmesine değer mi? İstisnalar kaideyi bozmaz derler, şimdiye kadar bu programlarda sağlıklı bir ilişki modeline rastlamadım.  Sizleri bilmem ama ben bu programlarda yaşananların gerçek hayatta karşılığı olduğuna inanmıyorum.
 
Sadece tımarhanelerde görebileceğimiz delilikleri, borsadan bile daha çok para konuşulduğu bu saçmalıklar hakkında 120 bin şikâyet bulunduğu söylenen insan sirklerinin en yakın zamanda kapatılması dileğiyle.