Haber

30 Yıl Sonra Memleketi Bartın'a Döndü, Huzur Buldu

İSTANBUL'da 30 yıl çalıştıktan sonra 3 çocuğu ve eşi ile birlikte Bartın'ın Hasankadı beldesindeki baba ocağına taşınan Recep Gökkurt (42), büyükbaş ve küçükbaş yetiştirmeye başladı.

Gökkurt, "İstanbul'da yaşamak çok zor, huzuru bulmak için köyüme geldim" dedi

5 ay önce köyüne geri dönen Recep Gökkurt, çevresindekilerin yardımı ile evinin önünde 170 metrekarelik ahır yaptı.

İstanbul'un stresinden uzaklaşmak ve kendisine yeni bir sayfa açmak isteyen Recep Bozkurt, Hasankadı Beldesi Şabankadı Mahallesi'nde yaşayan babası Yaşar Gökkurt'a ait 1 dönüm arazi üzerinde bulunan bahçeli eve eşi ve 3 çocuğuyla yerleşti.

Recep Gökkurt, 30 yıl önce ayrıldığı Bartın'dan İstanbul'a giderek yerleşti.

1998 yılında tanıştığı Melek Gökkurt ile evlenen Recep Gökkurt, İstanbul Kağıthane'de 30 yıl boyunca tekstil atölyelerinde çalıştı ve terzilik yaptı.

Sabahın erken saatinde kalkan Recep ve eşi Melek Gökkurt, hayvanların bakımını yaparak, ormanlık alana otlamaları için salıyor.

Evin bulunduğu yere 2 tane de yavru kangal köpeği alan Recep Gökkurt, yaklaşan kış ayı için evinin önünde kışlık yakacak odun hazırlamaya başladı.

21 büyükbaş ile 4 koyun alan Recep Gökkurt, hayvanları ve bahçesindeki meyve ağaçlarının bakımıyla uğraşmaya başladı.

Köyde mutlu bir hayat sürdürdüklerini belirten Recep Gökkurt, "30 yıl önce İstanbul'a yerleştim. Ama her gün köyüme dönmek için can atıyordum. Köyümde yaşamayı çok istiyordum. Burada her şey organik. İstanbul'da tekstil fabrikalarında çalıştım, son olarak terzilik yaptıktan sonra artık 5 ay önce köyüme geri geldim. 30 yıl boyunca hep içim buruktu. İstanbul'da yaşamak çok zor, huzuru bulmak için köyüme geldim. Buradaki arkadaşlarım yardımıyla evimizin önüne bir ahır kurmama ve hayvancılık yapmama destek verdiler" dedi.'

Hayvancılığı severek yaptığını ifade eden Recep Gökkurt, "Her şey doğal ve organik, bu bizi çok mutlu ediyor. Ayrıca hayvancılığı severek yapıyorum. Buraya geldikten sonra aileme ve çocuklarıma daha çok vakit ayırdığımı anladım. Bütün günümü ailemle ve hayvanlarımla uğraşmakla geçiyor. Bu benim için çok büyük bir mutluluk. İstanbul'da otururken, kendimize bile vakit ayıramıyorsunuz. Orası metropol şehir herkesi tanımanız mümkün değil ama burada herkesi tanıyorsunuz. Bu da bizim için büyük avantaj. Eğer İstanbul'dan dönmeyi isteyen insanlar varsa, mutlaka dönmelerini tavsiye ediyorum" diye konuştu.