BİRLİĞİMİZİ BOZMA ALLAH’IM



Kanla ve gözyaşıyla yoğrulmuş vatan topraklarında, kan ve gözyaşımız eksik olmuyor. “Başınıza gelenler kendi ettiklerinizdir” diyorsun. Affetmen büyüklüğün şanındandır. Fatihin değimiyle “Kelimetullah” bayrağını taşımış bir neslin evlatlarıyız. Torağın üstündekiler bilmiyorsa altındakiler biliyor. Bize acı, bize merhamet et. Birbirimize sarılmayı, kardeş olmayı yeniden nasip et. “Toptan Allahın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın, ayrılıp tefrikaya düşmeyin” fermanını kalplerimize yerleştir. “Müslümanlar ancak kardeştir” emri etrafında toplanmayı nasip et. “Mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda mücadele etmedikçe cenneti ummayınız” diyorsun. Canlarımızla; bayrağımıza, ezanımıza, vatanımıza kastetmek isteyenlerle, gencecik kınalı kuzularımız amirleri ve komutanlarıyla beraber mücadele ediyor. Rabbim! onlara kolaylık ver. Hainlere fırsat verme. Anne-babalarını yavrusuz, eşlerini eşsiz, çocuklarını babasız bırakma Allah’ım!

Deprem felaketi ile imtihan ettin. Mallarıyla ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşsunlar diye. “Müminin ayağına batan dikenden diğer müminde ızdırab duymadıkça tam iman etmiş olmaz”  fermanını emir telakki ettik. Elinde olanlar kardeşlerinin imdadına koşuyorlar. Kimse soğukta aç açık kalmasın diye. Irkı, inancı, fikri, zikri ne olursa olsun birazcık acısı dinsin diye.

Kaderimiz deyip el avuç ovuşturan zavallı cahillere fırsat verme Allah’ım! Gözünü mal hırsı bürümüş, binanın çimentosundan, demirinden, kumundan, çakılından çalan hırsızların “ ne yapalım Allah’tan geldi” diyen mütahid kırıntılarına akıl ver.

Kader; Allah’ın sonsuz geçmişten sonsuz geleceğe kadar, her şeyin yerini zamanını, nicelik ve niteliğini en ince ayrıntılarıyla bilmesidir.

Binaların malzemesinden çalanları, yardım kamyonlarını yağmalayanları da biliyor. Devletin gönderdiği çadırları para ile satan, satmaya çalışan eşkıya ve hırsızları da biliyor. Depremde mağdur olanlar, yağmacıların yakınları, komşuları, belki de akrabalarıdır. Adam Allah adına yemin ediyor “330 liraya aldım çadırı” diye. Bu kadarına da pes doğrusu. Maalesef insanlığı öldürmüş insanlar var içimizde. Görsel ve yazılı basında bu sözleri duyunca yüreğimin derinliklerinde bir sızı hissettim. Bizler ne hale gelmişiz. Bu sözler bana yabancı gelmedi. Yirmi sene önce Hakkâri’de bir kasabın dediklerini hatırladım. İki arkadaş boynumuzda kravatlarla bir parça et alalım da kendimize bir ziyafet çekelim demiştik. Kasap dükkânına vardık. Et istedik. Şöyle bir baktı bize: “vallah yok” dedi. Vitrindeki etleri gösterdiğimizde ise “satılılık değil” demişti. Yine oteldeki Hakkârili arkadaşa durumu anlattık. Hemen koşarak gidip, adamdan eti aldı getirdi. Parasını teklif ettiğimizde ise “bu benim ikramımdır. Başımızın üstünde yeriniz var. O kendini bilmezlerin davranışları sizleri üzmesin” diye bizleri teselli etti. Bir yıl kaldığım bu kente en samimi arkadaşlarımız yine buranın halkından oldu.

İçimizdeki Cahiller yüzünden bizleri birbirimize düşürtme Allah’ım!

Bugün kavga zamanı değil. Dayanışma, yardımlaşma zamanıdır. “Sen yaptın”, “ben yaptım” dememeliyiz. Hepimiz “biz yaptık, biz yapıyoruz. Hep beraber yapalım.” Değip koşalım ihtiyacı olanların yardımına. Senlik - benlik zamanı değil, birlik zamanıdır. Zaman zaman istenmeyen olaylar, davranışlar olacaktır. Kavgaya dönüşmesin. Birlik beraberliğimiz bozulmasın. Renklerimiz, ırklarımız, kültürlerimiz zenginliğimiz olsun. Hele hele aynı Allah’a inanan, aynı kitabı okuyan, aynı kıbleye dönen, kainatın efendisi Hz. Muhammed (a.s)’i peygamber bilen, birinin acısını diğeri yüreğinin derinliklerinde hisseden kardeşleriz biz.

Atalarımız; Malazgirt’te, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda beraberce akıttılar kanlarını bu toprakların vatan olması için. Kanları birbirine karıştı. Bu savaşlarda karşı cephede olanlar, şimdi fitne tohumu saçmak istemektedirler aramıza, uyanık olalım. Oyuna geldiğimiz yeter. Akıllı olalım. Dostlarımızı üzüp, düşmanlarımızı sevindirmeyelim.

“Şer gibi görünende hayır, hayır gibi görünende şer vardır” derler. Bedeli ağır ama bu hadiselerin sonunda kardeşlik bağlarımız güçlenirse, umarım hayır olur.

Biz, iyi olması için elimizden geleni yapalım işin sonunu sahibine bırakalım! Dost acı günde belli olur. Dost elimize uzatalım, ihtiyacı olanlara,

Depremde hayatını kaybedenlere Rabbimden rahmet, yakınlarına sabırlar dilerim.