Bir hayli zamandır bozuk olan Türkiye ve Almanya
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Almanya'ya yaptığı resmi ziyaretine özel bir önem verilmesi, yoğun güvenlik önlemleri alınmasını da beraberinde getirdi. Tarifeli seferler dışında Berlin semalarında uçu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sert muhalifi olan Yeşiller Partisi'nin Eş Başkanı Cem Özdemir'de Erdoğan onuruna verilecek yemek davetinde kendisini protesto edeceğini söylemişti ama, tokalaşmak için karşısına geçtiğinde paşa paşa elini uzatarak, sadece "hoşgeldiniz"
Hakkında Türkiye'de kesinleşmiş mahkeme kararı bulunan gazeteci Can Dündar'da, planladığı Erdoğan boykotunu çok istemesine rağmen, Almanların engellemesi karşısında gerçekleştiremedi.
Alman siyasilerde yaptıkları basın açıklamalarında karşılıklı münasebetlerin derinliğini, stratejik ve ekonomik ilişkilerin oluşturduğunu bildiklerinden, Türkiye ile yakınlaşmanın ve işbirliğinin daha çok geliştirilmesi yönünde görüşlerini ifade ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a özel ilgi gösterdiler.
Onlara göre Erdoğan, hem zorlu hem de zorunlu bir muhatap. Türkiye ise, Almanya'daki Türk nüfusuyla dikkate alınacak ve ilişkilerin çıkarlara göre belirleneceği önemli bir stratejik müttefik. Ne de olsa Almanların 6500'den fazla şirketi Türkiye'de faaliyet yürütüyor ve önemli yatırımları var. Karşılıklı ticaret hacmi 37 milyar doları aşmış. Dolayısıyla Türkiye'nin riskli bir ülke oluşu Almanların çıkarına hiç değil.
Oysa yakın zamana kadar Almanya, Türkiye ile yapılan silah ticaretini kısıtlamış, tatillerini Türkiye'de yapmak isteyen Alman vatandaşlarını farklı ülkelere yönlendirmeye çalışmış, geleneksel olarak iyi giden ilişkileri bir hayli germişti. Dahası Alman medyası gece-gündüz demeden Türkiye'yi kötülemiş, Erdoğan'ı da şeytan ilan ederek, algı çalışmalarına aralıksız devam etmişti. Bir yandan da FETÖ ve PKK'lı teröristlere cici insan muamelesi yaparak, Ankara'nın tüm uyarılarına rağmen Türkiye düşmanlarına müsamaha göstermişti.
Aynı Almanya şimdi o şer ekseninden çıkmış gibi görünsede, bu zamana kadar hep diktatör olarak nitelendirdikleri Cumhurbaşkan
Mülteci sorunu Avrupa nizamını tümden
Türkiye ve Almanya arasındaki ilişkilerde şu an yeni bir kapı aralansa dahi, tam olarak düzelmesi bir müddet zaman alacaktır. Fakat bu yakınlaşmanın, Türkiye'nin ekonomik girdilerine kısa vadede faydası olmasa da, uzun vadede çok faydaları olacaktır. Ayrıca Almanlar, Yunanistan’a yaptıkları yardım ve desteğin bir benzerini, Türkiye için hiçbir zaman yapmayacaklardır.